31 Mart 2012 Cumartesi

Baykuş ve bayankuş

Bizim ülkemizde uğursuz olarak kabul edilen baykuşlar bazı ülkelerde şans simgesi... Kültür farklılığı :) Ne olursa olsun yaşayan bir canlı. Ayrıca neden bilmem ama çocukluğumdan beri çok sevdiğim bir hayvan. Hatta annemin tüm itirazlarına rağmen bir baykuş ailesi almıştım peluş oyuncak olarak. Şimdi de çocuklarımla baykuş yaptık.


Yine kalıplarla kendileri çizip kestiler. Alt resimde de görüldüğü üzere çok değişik ürünler çıktı ortaya. Onlara, etkinliğe başlarken bir örnek gösterdim fikirleri olsun diye. Malum her gün baykuş görmüyorlar. 
Sonra kaldırdım. Kendileri istedikleri renkten çalıştılar. Elişi kağıdı kullandık. 
Bu tip çalışmaları çok seviyorum. Ürün çocuğa ait oluyor çünkü. Amaç da o değil mi zaten??


29 Mart 2012 Perşembe

Kış sebzeleri

Kış bir türlü bitmiyor. Biz bu etkinliği daha epey bir kışken yapmıştık. 
Çizgisiz A4 kağıdının alt ve üst bölümünü boyuyorsun. Sonra üste çentikler atıp altı şerit olarak kesiyorsun.




Turuncu fon kartonuna turuncu krapon kağıtlarını buruşturup yapıştırdık. Çocuklarımdan bazıları kreponları düz yapıştırmayı tercih ettiler.

Böylece sebze, meyve koleksiyonumuza yenilerini katmış olduk :)

27 Mart 2012 Salı

Palyaçomuz

Bu çalışmamızda hem artık bir ürün değerlendirdik, hem de güzel bir ürün ortaya çıkardık. 


Çocuklarıma mümkün olduğunca çöpe işe yarayabilecek bir şey atmamalarını söylüyorum. Bu çalışma da sene başından beri yaptığımız artık değerlendirme çalışmalarından birisi. 
Siz de bu çalışmadan da yola çıkarak evdeki şişeleri değerlendirebilirsiniz. Bir ipucu: Kafa yerine pinpon topu da koyabilirsiniz. Üzerine çizeceğiniz suratla o da çok güzel olacaktır. Kolay gelsin.



23 Mart 2012 Cuma

Kelebek, yine:)

Nihayet düşen cemreler ortaya çıkıp etkisini göstermeye başladı. Yoksa ortalıkta dolaşan "cemre düştükten 10 dk sonra donarak öldü" sözüne inanacaktım :)
Yazı ve sıcağı özlemiş olan biz gariban kullar da hemen bahar, yaz, güneş etkinliklerine başladık tabiki. Nasıl özlemişim yüzüme vuran güneşi. Çok sıcak sevmeyen birisi olarak ben bile bu durumdaysam geri kalanın vay haline.

Bu cevizler daha önce yapmış olduğumuz fare ve peynir etkinliğinden kalanlar (sanırım o etkinliğin fotoları arşivimde var. Bir ara yayınlayayım)
Kalan ceviz kabukları atılır mı? Haşaa!! Sınıfta bir şey atmak ne haddimize. Onlarla da hemen bir etkinlik yapılır. Uygun olabilecek bir kelebek resmi çoğaltılıp boyanır. Kenarlarından kesilir. Ceviz kabukları yapıştırılır(Ben silikonla yapıştırdım. Bizim sınıfta kullandığımız yapıştırıcı ile sağlam ve kalıcı olmuyor). Sonra simlenir. En sonunda da "oh be ne güzel bir iş çıkarmışım. Aferin bana" diye karşısına geçilip seyredilir.
Bu, aferin bana çok güzel yaptım modunu öğrencilerime de çok fena bulaştırdım:))





14 Mart 2012 Çarşamba

Limon'un şerefine

Blogumun ilk yazılarından birisiydi kedi alıp almama kararsızlığım. Biz almaya karar verdik sonrasında. Derin ve geniş bir aramaya koyulduk. Hayvan severlerin sayfalarına abone olup günde üç kez yemeklerden önce( :)) ilan kontrolü yaptık. Ankara'daki tüm kedi veren ilan sayfalarına abone oldum. Birkaç tanesini aradık da... Ama hiçbir şey çıkmadı. Olmadı bir türlü. En son önceki gün sabah, aldım çocuklarımı karşıma konuştum. Genel itibariyle, uygun bir kedi bulamadığımızdan kedi arama işine ara vereceğimiz üzerine kurulu bir konuşmaydı. Bu konuşmanın akşamı, zor durumdaki kedilere geçici aile olabilirim diye de yazdığım, sonra da üyelerinden birisiyle face de iletişim kurduğum bir sayfadan telefon geldi. Limon kızın durumunu anlattı bana Yeşim hanım. Limon, şu anda 21 kedi bulunan bir klinikte, yemeden içmeden kesilmiş durumdaymış. Daha da kötüsü oradaki süresi dolduğu için sokağa bırakılacakmış. Almak istermiy mişiz?  
Tabiki alırız. O canın o şekilde ölümüne nasıl göz yumarız? Bizim düşündüğümüz yavru bir kediydi. Arayışımız da o yöndeydi ama bu canın aciliyeti var. Öncelik onun. Şimdilik geçici yuva olacağız. En azından iyi bir yuva bulunana kadar Limon kızı misafir edeceğiz. Bakalım zaman ne gösterecek. Bu akşam Limon evimize gelecek.
Hoşgeldin Limon. Evimize, hayatımıza hoşgeldin.




Bu kedicikler de Limonun şerefine :))

Bu kedilerin en güzel yanı, tamamen çocuklarımın yapmış olması. Verdim kalıpları ellerine(evcilik köşesindeki   tabaklar oluyor kalıplar) önce istedikleri renk fon kartonuna çizdiler. Sonra da kesip birleştirdiler. En sona da istedikleri gibi boyamak kaldı. Ne de güzeller değil mi? Böyle mışıl mışıl huzur içinde uyuyan kediden daha güzel şey azdır hayatımızda.

Hayatınızın bir köşesine kıvrılmış bir kedi bulunması dileğiyle...

11 Mart 2012 Pazar

Akvaryum

Bu güzel akvaryumu sabah gurubu öğrencilerimiz yapmış. Ellerine sağlık.




10 Mart 2012 Cumartesi

Penguenlerimiz



Bu sene kışa doyduk. Hatta iki senelik kış ihtiyacımızı giderdik :) Kış uzadıkça, karlar yerden kalkmadıkça kışla ilgili etkinlikler de sıkıcı gelmeye başladı doğrusu. Ama bu penguenler kışın en sevimli yüzleri galiba. 


Yalnız, verilen aynı iki kalıpla çıkan iki penguenin suratındaki bambaşka ifadelere dikkat ettiniz mi? İşte bu, çocuklarımın farkı:)





1 Mart 2012 Perşembe

Upuzun hortumlu fillerimiz






"Şu kocaman dünyada fil hortumuyla yalnız bir hayvandır aslında" cümlesi nereden kaldı aklımda acaba? 
Ama fili sevmeyen yoktur herhalde dünyada. En çok da çocuklar... Bayılırlar onun o kocaman gövdesine. Biz de elimdeki cd leri de değerlendirmek adına fil yaptık. Elimde cd ler ne yapsam diye dolaşırken fil resmini görünce hemen kalıp hazırladım ve başladık yapmaya. Bence filin en önemli özelliği hortumudur. Her fil yapışta da o hortumu nasıl yapacağımı düşünürüm. Bu sefer kurdele kullandım. Çoduklara renk renk kurdeleleri verdim. İstedikleri rengi kullanarak yaptılar. Çok hoşumuza gitti. Denemek isterseniz, kolay gelsin efendim.